6- Rüya Yorumları
1. Enes b. Malik
- - (-)
19851 (1)- Enes
anlatıyor: ResetluHah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) güzel rüyaların
görülmesinden hoşlanır, bazen: ''İçinizden rüya gören oldu mu?'' diye sorardı.
Rüya gören varsa da anlatmasını ister, kötü olmayan bir rüyaysa hoşuna giderdi.
Bir defasında bir kadın gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Rüyamda cennete
girdiğimi gördüm. İçerde her yeri sarsan bir çökme sesi işittim. Sesin geldiği
tarafa baktığımda filanın oğlu filan kişi, falanın oğlu falan kişinin
getirildiğini gördüm" dedi ve bu şekilde on iki kişinin adını saydıktan
sonra şöyle devam etti: "Atlastan giysiler giymişlerdi ve şah
damarlarından hala kanlar akıyordu. Onları: "Beyzah (veya Beydah) ırmağına
götürün" denilince bu ırmağa götürülüp suyuna batırıldılar. Irmaktan
çıktıklarında yüzleri Ay'ın ondördü gibi parlıyordu. Sonra getirilen altın
koltuklar üzerine oturdular. Önlerine içinde taze hurma bulunan tepsiler geldi.
Hem bu hurmalardan, hem de karıştırdıkça diledikleri meyvelerden yediler. Ben
de onlarla birlikte yedim."
Bu olaydan önce de Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir müfreze göndermişti.
Bu hadisenin ardından
müfrezenin habercisi geldi. Haberci: "Ey Allah'ın Resulü! Şöyle şöyle
oldu. Filan kişi falan kişi öldü" diyerek ölenler içinde kadının anlattığı
on iki kişiyi saydı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bana o kadını
getirin'' buyurunca kadın geldi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
kadına: ''Rüyanı buna da anlat'' buyurunca kadın gördüğü rüyayı bir daha
haberciye anlattı. Haberci: "Kadının Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e söylediği gibi söz konusu kişiler öldü" dedi.
[Sahih]
Diğer tahric: Nesai,
es-Sünenu'!-kübra'da (7575) ve İbn Hibban (s. 447, no. 1803) rivayet ettiler.
Heysemi (7/186):
"Ahmed'in ravileri Sahih'in ravilerdir" demiştir.
19852 (2)- Ahmed başka
bir kanalla bir öncekinin aynısını bildiriyor.
[Sahih]
19853 (3)- Enes b. Malik
der ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) güzel rüyaların görülmesinden
hoşlanır, bazen: "İçinizden rüya gören oldu mu?" diye sorardı.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in tanımadığı kişiler içinden rüya
gören varsa da anlatmasını ister, kötü olmayan bir rüyaysa hoşuna giderdi. Bir
defasında bir kadın gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Rüyamda cennete girdiğimi
gördüm. İçerde her yeri sarsan bir çökme sesi işittim. Sesin geldiği tarafa
baktığımda filanın oğlu filan kişi, falanın oğlu falan kişinin getirildiğini
gördüm" dedi ve bu şekilde on iki kişinin adını saydıktan sonra şöyle
devam etti: "Atlastan giysiler giymişlerdi ve şah damarlarından hala kanlar
akıyordu. Onları: "Beyzah (veya Beydah) ırmağına götürün" denilince
bu ırmağa götürülüp suyuna batırıldılar. Irmaktan çıktıklarında yüzleri Ay'ın
ondördü gibi parlıyordu. Sonra getirilen altın koltuklar uzerıne oturdular.
Önlerine tepsiler geldi. Bu tepsinin içindekileri karıştırdıkça diledikleri
meyvelerden yediler."
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in bu olaydan önce gönderdiği müfrezenin habercisi geldi.
Haberci: "Ey Allah'ın Resulü! Şöyle şöyle oldu. Filan kişi falan kişi
öldü" diyerek ölenler içinde kadının anlattığı on iki kişiyi saydı. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bana o kadını getirin'' buyurunca kadın geldi.
Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kadına: ''Rüyanı buna da anlat''
buyurunca kadın gördüğü rüyayı bir daha haberciye anlattı. Haberci:
"Kadının dediği
gibi oldu" dedi.
[Sahih]